Dinimize göre hürriyet:
Ferdin hem kendi hayatına, hem de başkasının hayatına kastetmeye hakkı yoktur, her ikisi de haram ve büyük günahtır.
Hürriyetin kâmil manada bulunduğu yerde kuvvet kanunda olur ve hukukun üstünlüğü hüküm ferma olur. Kişilerin hak ve hürriyetleri kanunla düzenlenir, güçlü olan değil, haklı olan güçlüdür. Bu alanın öncüleri Medine Sözleşmesi ve Magna Carta’ dır. Kanun hâkimiyetinin olmadığı yerde haklı olan değil, güçlü olan haklı olur. Bu hayvanlara mahsus bir vasıftır. İlkel toplumlarda, tek adam rejimlerinde ve aşiret kültürü ile yönetilen toplumlarda kanun hâkimiyeti olmadığı için güçlü olan haklı olur. Mağduriyetler had safhadadır. Kişi hak ve hürriyetlerinin tamamı rafa kaldırılmıştır, hürriyet diye bir olguda bahsedilemez.
Kalkınma ve refah seviyesi hürriyetle alâkalıdır. Kalkınmanın itici gücü hürriyet veya herhangi bir şeyin baskısını hissetmeyen hür düşüncedir. Kalkınmış ve Gelişmiş ülkelere baktığımız zaman hürriyet normlarının ve insanların refah seviyelerinin çok yüksek olduğunu görürüz. Kalkınma için hür düşünce ve teşebbüs hürriyeti gerekli ve vazgeçilmez bir unsurdur. İnsan hakları ve hürriyetler açısından hür olmayan ülkeler için kalkınmış ülke denilemez.
Geçmişin demir perde ülkeleri buna iyi bir örnektir. Hürriyet insanın ve bir ülkenin zenginliğidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder