22 Kasım 2013 Cuma

BİSMİLLAH HER HAYRIN BAŞIDIR

DERİM HEMEN BİSMİLLAH
Bir şey yiyip içerken,
Kitabımı açarken,
Okumaya başlarken,
Derim hemen Bismillah.
Lailahe İllallah,
Derim hemen Bismillah.

Yatağıma yatarken,
Uyumaya başlarken,
Sabahleyin kalkarken,
Derim hemen Bismillah.
Lailahe İllallah
Derim hemen Bismillah.

Elbisemi giyerken,
Elimi yüzümü yıkarken,
Evimizden çıkarken,
Derim hemen Bismillah.
Lailahe İllallah,
Derim hemen Bismillah.

Okuluma giderken,
Sınıfıma girerken,
Derslerime başlarken,,
Derim hemen Bismillah.
Lailahe İllallah,
Derim hemen Bismillah.
                      Rafet ÖZCAN

9 Kasım 2013 Cumartesi

İNSANLARIN SIRLARINI İFŞA ETMEK !


                                                    09.11.2013
Hamamda iki türlü tellak varmış. 
Biri, müşteri fazla para versin diye keselediği adamın kirlerinin adamın gözüne sokacak şekilde önüne yuvarlarmış ama o müşteri bir daha ona keselenmek istemezmiş.
Öbür keseci ise keselediği müşterinin kirlerini adama göstermezmiş ve müşteriler hep onu tercih edermiş.
Geleneğimizde kirli çamaşırlar ya çamaşır makinesine veya kirli dolabına konur ve gözlerden uzak tutulurken neden insanlarımızın kirleri, kusurları ortaya çıkarma timleri kurulsun?
Allah’ın yasaklarının önüne geçerseniz, kendiniz kurallar koyarsanız ve onları öne geçirirseniz, Allah’ın yarattığı kulları kendinize bağlarsanız sizin kurallarınız onların gönlüne girmediğinden onu çiğnemek kolaylaşır.
Fransa’nın Lyon kentinde bekâr işçiler için yapılan Foyer Hotel’de her gece odalarımız ani baskınlarla maymuncuk anahtarlarla açılır ve kontrol yaparlardı.
Kurallarınızı aldığınız ve hayran hayran bayıldığınız ülkede durum bu idi.
Yapılan doğru değildi.

 “Bir kadınla erkeğin zina ettiğini gören Hezzal el Eslemi isimli sahabenin, zina eden erkeği yakalayıp Sevgili Peygamberimize getirdiğinde, ‘Keşke elbiseni üzerlerine atarak olayı gizleseydin bu yaptığından daha hayırlı olurdu’ buyurur" . (Malik, Muvatta hadis no: 1499, Beyhakı, Süneni Kübra, 8/227 Hadis no: 16778)

Bir gece Hazreti Ömer Medine sokaklarında gezerken bir evden şüphelendi ve duvardan atlayarak eve girdi. Baktı ki evde bir adam, yanında bir kadınla oturuyor ve önünde de şarap var.
Ömer (R.A.), “Allah düşmanı, sen Allah’a karşı isyan ederken Allah’ın seni gizleyeceğini mi zannediyorsun?” der. Suçüstü yakalanan adam, “Ömer, ben Allah’a karşı bir suç işledim, sen ise üç tane suç işledin:

1- Allah “Ayıpları araştırmayın” dedi sen araştırdın (Ayet için bak, Hucurat, ayet: 12)
2- Allah, “Evlere kapılarından giriniz” dedi, sen duvardan girdin. (Bak, Bakara Suresi, ayet: 189)
3- Allah, “Ey iman edenler, kendi evinizden başka evlere izin almadan ve ev halkına selam vermeden girmeyin” buyurdu, sen ise selamsız girdin (Bak, Nur Suresi, ayet: 27)
 Ömer, “Peki, seni affedersem bir iyilik yapar mısın?”
Adam, “Evet, eğer beni affedersen bir daha bu suçu işlemem” dedi ve Ömer de onu afetti. (Haraiti, Mekarim-ül ahlâk 1/2 (Vefat hicri 327) Ebu hayyan et-tevhidi, Besair ve zehair 1/320, Kenz-ülummal hadis no 8827)
Yine bir gün, bir adam Hazreti Ömer’e gelip, “Filan adam sarhoş” diye şikâyet eder. Hazreti Ömer hemen adamın yanına gider ve “Ben burada şarap kokusu buluyorum, sen sarhoş musun?” der.
Adam, “Sarhoş olan sensin. Velatecessesü/kişilerin mahremini araştırmayı Allah sana yasaklamadı mı?” diye cevap verince Ömer (R.A.) orayı terk eder. (Süyuti, ed-Dürrul mensur Hucurat Suresi, ayet: 12)
Şair de:
“Yüzde ısrar etme, doksan da olur.
İnsan dediğinde, noksan da olur...
Sakın büyüklenme, elde neler var.
Bir ben varım deme, yoksan da olur” diyor.
Ancak, zinanın yaygınlaşmasını isteyenlere de bir sözüm yok,  ama Sevgili Peygamberimize gelip zina etmek istediğini söyleyen gence Sevgili Peygamberimiz, “Bir başkasının senin annenle, kız kardeşinle, kızınla zina etmesini ister misin?” dediğinde, “Hayır ya Resulûllah” diye cevap verir. Sevgili Peygamberimiz de ona, “Senin zina edeceğin kadın da senin gibi birinin ya annesi, ya kız kardeşi, ya kızı” diye cevap verir sözünü hatırlatıp dünyadaki bütün kadınların kendi annesi, kızı, kız kardeşi, hanımı gibi değerli olduğunu hatırlatırım.
Mahmut Toptaş,
Millî Gazete, 8 Kasım 2013

1 Kasım 2013 Cuma

YAŞAMAK İÇİN YEMELİ

1.6 milyar insan OBEZ , 1 milyar insan AÇ.                                                                                     
01.11.2013
DES (Demokrat Eğitimciler Sendikası) ve AYSADER (Özel Sağlık Kuruluşları Derneği) tarafından düzenlenen 1. Ulusal Çocuk ve Ergen Obezitesi Sempozyumu Türkiye’de obezite alanında tanınmış bilim insanları, akademisyenler, ilgili bakanlıklardan bürokrat ve uzmanlar ile ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinden 205 kişinin katılımı yapıldı. Sempozyum sonunda açıklanan bildiride, dünyada 1.6 insanın obez olmasına karşılık 1 milyar insanın da aç olduğu vurguladı.
Konuyu değerlendiren DES Genel Başkanı Gürkan Avcı, “Yaşam kalitesini ve süresini olumsuz bir şekilde etkileyen obezite artık ülkemizde de ve özelikle çocuklarımız için önemli sorunlar arasında yer almaktadır. Dünya sağlık örgütü verilerine göre dünyada 1.6 milyar insan fazla kilolu, fakat buna karşın 1 milyar insan açlıkla mücadele ediyor. Türkiye’de erkeklerin yüzde 25’inde, kadınların yüzde 44’ünde obezite tesbit edilmiş durumdadır. Ülkemizde giderek yaygınlaşan ve çocuklarımızın yani eğitimin en önemli sağlık sorunlarından biri haline gelmeye başlayan obezitenin önlenmesine katkıda bulunmak istiyoruz” dedi.
Avcı, obeziteyle mücadelenin ve bu itibarla dengeli beslenme ve fiziksel aktivite eğitimleri için en ideal yerlerin okullar olduğunu, sağlıklı hayat ve beslenme konusunda da öğretmenlerin rolünün çok büyük olduğunu da söyledi.
FATİH KARAGÖZ-ANKARA
OKULLARDA DENGELİ VE SAĞLIKLI BESLENME DERSLERİ OLMALI

DES Genel Başkanı Gürkan Avcı ve AYSADER Başkanı Dr. Kürşat Özdemir tarafından açıklanan sempozyum bildirisine esas teşkil eden şu hususlar yer aldı:
*Okullarda sağlıklı besinler verirsek hem obeziteyi önlemiş, hem de gıda eksikliği sorunu aşılır.
*Okullarda sağlıklı beslenme ve kaliteli hayat şartlarına teşvik edilmeli.
*Okullarda yetersiz ve dengesiz beslenmelerin yapılıp/yapılmadığını kontrol etmek için okul yemekhane ve kantinlerinde sık sık teftişler yapılmalıdır.
*Çocuklarda obeziteye sebebiyet verilecek ürünlerin okul kantinlerinde ve okul çevresinde satışlarına kesinlikle izin verilmemelidir.
*Tam gün eğitim verilen okullarda kantinlerin kaldırılarak yemekhane sisteminin getirilmesi sağlanmalıdır.
*Okullarda tamamında sağlıklı içme suyu imkânları sağlanmalıdır. Süt, ayran, yoğurt, meyve, sebze ve su satışının yapılıp yapılmadığı her ay muntazaman kontrol ettirilmelidir. Meyve ve sebze satışının tane ile yapılması sağlanmalıdır.
*Çocukların sabah kahvaltısını mutlaka yapmaları sağlanmalıdır ki bu konuda anne-babaların eğitilip bilinçlendirilmesine büyük ihtiyaç vardır.
*Çocuklarımızın günde 1/1.5 litre su/sıvı tüketmesi sağlanmalıdır.
*Çocuklarımıza açıkta satılan besinleri satın almaması konusunda yüksek bir farkındalık kazandırılmalıdır.
*Çocuklarımıza el yıkama ve diş fırçalama alışkanlığı kazandırmak da sağlıklı beslenme uygulamalarının önemli bir gereğini oluşturmaktadır.
*İlkokullarda beslenme ve ritim hareket zamanları oluşturulmalıdır.
*Okul karnelerinde boy, kilo, kitle endekslerinin yazılması ve izlenmesi sağlanmalıdır.
*Okullarda dengeli ve sağlıklı beslenme dersleri konulması ve dersin uzmanlarca verilmesi sağlanmalıdır.