17 Ocak 2025 Cuma

BOZULAN TOPLUM

Toplum Olarak Bozulmuşuz

"Balık baştan kokar," derler; ancak yayılan bu koku, tüm vücudun hatta kuyruğun da kokmasına sebep olur. Peki, hata ve kusur yalnızca bizi yönetenlerde mi? Elbette hayır! Suçun tamamını baştakilere yüklemek doğru olmaz; bizlerin de payı var. Görülen bir yanlışa "yanlış" dememek, bazen göz yummak, bazen de destek olmak, bu bozulmanın bir parçasıdır.

Haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik yapan zalime ses çıkarmamak, hatta onu desteklemek zulüm değil midir? "Bana ne" demek ya da "Benim adamım yanlış yapmaz" anlayışı en büyük hatalardan biri değil mi? Bu, bizim sorumsuzluğumuzun bir göstergesi değil mi? Kısacası, baş bozuksa ona tabi olanlar da bozuk oluyor.

Ahlâk ve adaletin çöktüğü bir ülkede, fakirlik ve kargaşanın baş göstermesi kaçınılmazdır. Böyle bir durumda da millet, "Neyimiz doğru, neyimiz düzgün?" diye sorgulamaktan başka çare bulamaz. Ancak, her şeye rağmen ümitsizliğe düşmemek gerekir. Her gün karanlıktan şikâyet etmek yerine, bir ışık yakmak ve bir çıkış yolu aramak daha doğru değil midir?

Parasını, malını, mülkünü ve servetini kaybeden çok şey kaybetmiştir. Ancak, ümidini kaybeden her şeyini kaybetmiş demektir. İnşallah, gelecek daha güzel olacak. Karanlık gecelerimiz çok uzadı, ancak kararan gecelerin sabahı da inşallah çok yakındır. Yeter ki biz uyanalım ve kendimize gelelim.

Her insan kendine şu soruları sormalıdır:

  • Ben kimim?
  • Nereden geliyorum, nereye gidiyorum?
  • Vazifem nedir?

Bu sorulara cevap arayıp çare bulmalı, sonunda ya mükâfat ya da cezayla karşılaşacağımızı düşünerek hesap gününe hazırlıklı olmalıyız. Yolculuğumuza bu bilinçle devam edelim.

Allah bizi dosdoğru yoldan ayırmasın ve sonumuzu hayır eylesin. Amin.

Selam ve dualarımla,
Rafet Özcan



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder