"Bildiği ile amel etmek" İslâm'da çok önemli bir kavramdır ve kişinin bilgi sahibi olduğu dini ve ahlâki değerleri hayata geçirmesi anlamına gelir. Bu, bilginin sadece zihni bir faaliyet olarak kalmaması, aynı zamanda kişinin hayatına yansıması gerektiğini ifade eder.
Kur'an ve hadislerde de sıkça vurgulanan bir konu olan bu kavram, insanın sorumluluklarının farkında olması ve öğrendiği ilmi uygulamaya dökmesi gerektiğini öğütler. Aksi takdirde, bilgi kişinin üzerinde bir sorumluluk olarak kalır. Bu anlayış, bilginin yalnızca bir yük olarak değil, aynı zamanda kişisel gelişim ve topluma fayda sağlama aracı olması gerektiği fikrine dayanır.
Özetle, doğruyu bilmek kadar o doğruyla yaşamak da önemlidir.
"Bildiğimiz ve söylediklerimizi yaşamak" ifadesi, kişinin bilgisiyle ve sözleriyle tutarlı bir hayat sürmesi gerektiğini anlatır. Bu, sadece doğru şeyleri bilmenin veya söylemenin yeterli olmadığını, aynı zamanda o doğruları hayatında uygulaması gerektiğini ifade eder. İslâm ahlâkında ve genel olarak etik değerlerde, kişinin inandığı ve dile getirdiği değerlerle hayatını uyumlu hale getirmesi büyük bir erdem olarak kabul edilir.
Bu anlayış, samimiyetin ve dürüstlüğün önemini vurgular. Bilgiyi ve becerileri dile getiren bir kişinin, aynı zamanda bunları kendi hayatında örnek göstermesi beklenir. Aksi takdirde, kişinin sözleri ve yaşantısı arasında bir uyumsuzluk doğar ki bu da itibar kaybına ve ahlâki zayıflığa neden olabilir.
Sonuç olarak, doğru olanı bilmek ve söylemek önemli olsa da, asıl değerli olan bunları hayatımızın bir parçası haline getirebilmektir.
Rafet Özcan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder