Eski Kozmoğrafya nazarında Güneş gezer.
Güneş'in her otuz derecesini, bir burç tabir etmişler.
O burçlardaki yıldızların aralarında birbirine rabtedecek farazî hatlar çekilse, bir tek vaziyet hasıl olduğu vakit, bazı esed (yani arslan) suretini, bazı terazi manasına olarak mizan suretini, bazı öküz manasına sevr suretini, bazı balık manasına hut suretini göstermişler.
O münasebete binaen o burçlara o isimler verilmiş.
Şu asrın Kozmoğrafyası nazarında ise, Güneş gezmiyor.
O burçlar boş ve muattal ve işsiz kalmışlar.
Güneş'in bedeline Küre-i Arz geziyor.
Öyle ise o boş, işsiz burçlar ve yukarıdaki muattal daireler yerine, yerde Arz'ın medar-ı senevîsinde küçük mikyasta o daireleri teşkil etmek gerektir.
Şu halde buruc-u semaviye, Arz'ın medar-ı senevîsinde temessül edecek.
Ve o halde Küre-i Arz her ayda buruc-u semaviyenin birinin gölgesinde ve misalindedir.
Güya Arz'ın medar-ı senevîsi bir âyine hükmünde olarak, semavî burçlar onda temessül ediyor.
İşte bu vechile Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, sâbıkan zikrettiğimiz gibi bir defa عَلَى الثَّوْرِ , bir defa عَلَى الْحُوتِ demiş.
Evet Mu'cizü'l-Beyan olan lisan-ı nübüvvete yakışır bir tarzda gayet derin ve çok asır sonra anlaşılacak bir hakikata işareten bir defa عَلَى الثَّوْرِ demiş.
Çünki Küre-i Arz, o sualin zamanında Sevr Burcu'nun misalinde idi.
Bir ay sonra yine sorulmuş, عَلَى الْحُوتِ demiş.
Çünki o vakit Küre-i Arz, Hut Burcu'nun gölgesinde imiş.
İşte istikbalde anlaşılacak bu ulvî hakikata işareten ve Küre-i Arz'ın vazifesindeki hareketine ve seyahatına îmaen ve semavî burçlar, Güneş itibariyle muattal ve misafirsiz olduklarına ve hakikî işleyen burçlar ise, Küre-i Arz'ın medar-ı senevîsinde bulunduğuna ve o burçlarda vazife gören ve seyahat eden Küre-i Arz olduğuna remzen عَلَى الثَّوْرِ وَالْحُوتِ demiştir.
وَاللّٰهُ اَعْلَمُ بِالصَّوَابِ
Bazı kütüb-ü İslâmiyede sevr ve huta dair acib ve haric-i akıl hikâyeler, ya İsrailiyattır veya temsilattır veya bazı muhaddislerin tevilatıdır ki, bazı dikkatsizler tarafından hadîs zannedilerek Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'a isnad edilmiş.
Lemalar - 93
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder