5 Şubat 2023 Pazar

HAYATIN GAYESİ

 Hayatımızın gayesi ne?

Ne için yaşıyorsunuz? Başarılı bir okul, bol kazançlı bir iş, güzel bir eş, hayırlı çocuklar, konforlu bir ev, son model bir araba, sağlık, mutluluk, huzur…

Saydıkça bitmez. Hayatını daha kaliteli hale getirmek için bunlar çok önemli amaçlar ve mutlaka bu hedeflere hepimiz çok değer veriyoruz. Peki ya İman, Ahiret, Cennet! Hedeflerinin arasında bunlar da var mı?

Fizikî ihtiyaçlarımızı giderirken ruhumuzu ve kalbimizi aç bırakan bu anlayışla mutlu olmayı hedeflerken mutsuz hale geliyoruz. Çünkü doyumsuz insan, ebedî bir yaşama isteğine sahiptir. Allah’ın öldükten sonra insanı diriltecek olması, yani ahireti yaratacak olması, insanın bu isteğine ne güzel bir cevaptır.

Biz dünyevî hedeflerimize önem verirken, ahiret hedeflerimize ne kadar önem veriyoruz?

Dünya işlerimize günde 10 saatimizi ayırırken, ahiretimizi kazanmak ve Cennette saraylar elde etmek için de günde 1-2 saatimizi ayırıyor muyuz?

Bütün kâinat Allah’ın eseridir. Sen Allah’ın eserisin. Sen bu kâinatta yaratılmışların en şereflisisin. Allah’ın seni yaratmasında bir kasıt ve hikmet vardır. Sen şükrederek bu yaratılışını tasdik edip, buna göre davranmak durumundasın. Bize verilen zekâ, akıl, duygular ve hisler, diğer canlılara verilenlerden çok yüksek değerdedir.

Bu sebeple sadece dünyevî zevkler ve maddî bir hedef için çalışmak, değerli aklımızı, duygu ve hislerimizi yanlış yolda kullanmamıza, hissî tatminsizliğe ve ruhî mutsuzluğa yol açmaktadır.

Para ödüllü bir TV yarışmasında “Var mısın, yok musun?” diye soruyorlardı. Yarışmacı kazanmaya devam etmek istiyorsa “Varım!” demesi gerekiyordu.

Biz de ahiretimizde büyük ödülleri alabilmemiz için “Varım” dememiz gerekmez mi?

Allah’ı (cc) görmek için var mısın? Peygamberimizle (asm) görüşmek için var mısın? Cennette sevdiklerinle birlikte olmaya var mısın?

Eğer cevabın evet ise, ahirette ödüllerimizi almak için, Allah’a lâyık bir kul olmak için, Peygamberimize (asm) lâyık bir ümmet olmak için, eşimize ve çevremize lâyık bir insan olmak için “Varım!” diyerek, gereğini yapmalıyız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder