"Yapay Zekâ Aldatmacası ve Gönül Uyanıklığı"
Rafet Özcan
Günümüzde “yapay zekâ” denilen teknoloji her yerde: cep telefonlarımızda, sosyal medyada, sağlık sistemlerinde, hatta dinî içeriklerde bile karşımıza çıkıyor. Bu yenilik, birçok fayda sunsa da, bazıları tarafından aldatma aracı olarak da kullanılabiliyor.
Bazen bir sistemin arkasında yüzlerce insan çalışırken “bu işi yapay zekâ yapıyor” deniyor. Bazen de yapay zekâ ile üretilmiş sahte görüntüler, videolar, ses kayıtları servis edilerek halk kandırılıyor. İnsanlar doğru sandıkları yanlışlarla yönlendiriliyor. Bu ise sadece teknolojik değil, ahlakî bir sorun hâline geliyor.
Yapay zekâ, aslında bilinçli bir varlık değildir. Hissetmez, pişman olmaz, dua etmez, tövbe etmez. O sadece verilen verilerle tahmin yürütür. Fakat öyle gösteriliyor ki, sanki düşünen, hisseden bir varlıkmış gibi... İşte burada gönül uyanıklığı gerekir.
Modern çağda aldatma yöntemleri değişse de, niyetler aynı kalıyor: güvensizlik, karışıklık, çıkarcılık. Bu yüzden “aklın nuru” olan ilimle beraber, “kalbin nuru” olan iman ve basiret de gereklidir. Gönül gözü açık olmayan, teknolojinin cilasına kapılır; hakikatin özünü kaçırır.
Yapay zekâ çağında yaşıyoruz, ama gönül zekâmızı kaybetmeyelim. Teknoloji hızla ilerlesin; biz, hakikatten ve merhametten sapmayalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder