BİRİNCİ KELİME: اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ dir.
Bundaki hüccet-i imaniyeye gayet kısa bir işaret:
Evet, kâinatta medar-ı hamd ve şükür olan kasdî in'amlar ve nimetler, hususan kan ve fışkı içinden safi, temiz, gıdalı sütü âciz yavrulara göndermek ve ihtiyarî ihsanlar ve hediyeler ve merhametli ikramlar ve ziyafetler zemin yüzünü, belki kâinatı doldurmuş. Onların fiyatı dahi başta Bismillah, âhirde Elhamdülillah, ortada nimette in'amı hissetmek ve Rabb'ini onun ile tanımaktır.
Sen kendi nefsine, midene, duygularına bak!
Ne kadar şeylere, nimetlere muhtaçtırlar.
Ve ne derece hamd ve şükür fiyatıyla rızıkları, lezzetleri isterler, gör; her zîhayatı kendine kıyas eyle.
İşte bu umumî in'amlar mukabilinde hal ve kàl dilleriyle edilen hadsiz hamdler, pek kat'î bir surette bir Mabud-u Mahmud, bir Mün'im-i Rahîm'in mevcudiyetini ve umumî rububiyetini güneş gibi gösterir.
Şualar[Y] - 502
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder