2 Mart 2023 Perşembe

GENÇLİK VE ÖNEMİ

 KURTULUŞ ÇAREMİZ:

Kur’ân-ı Kerim’i yaşanan bir kitap halinde getirmek gençlerimizin eğitimi ile mümkündür. Bu günün küçüğü yarının büyüğüdür. Eğitim dönemi de 6-20 yaşı arasıdır. Peygamberimiz (asm) “Size hayırlı gençleri tavsiye ederim. Çünkü onların kalbi daha incedir. Allah beni doğrulukla ve müsamahayla gönderdi. Bana gençler yanaştı, ihtiyarlar bana muhalefet etti” buyurdular. Sonra Peygamberimiz (asm) “İman edenlerin kalplerinin Allah’ın zikri ile haşyet içinde kalması ve Allah’tan korkarak Allah’a yönelmesi zamanı gelmedi mi? Kendilerine önceden kitap verilenler gibi uzun zamanın geçmesi ve yaşlarının ilerlemiş olması onların kalplerini katılaştırmasın. Çoğu fasıklar gibi hakka ve hakikate karşı kalpleriniz katılaşmasın” (Hadid, 57: 16) âyetini okudular.

İlk Müslüman olan genç Hz. Ali (ra) 10 yaşındaydı. Peygamberimiz (asm) “Ben sana yardımcı olurum” dediği zaman 12 yaşındaydı. Peygamberimiz (asm) ona ilminden dolayı “Ali ilmin kapısıdır” ve cesaretinden dolayı da “Allah’ın aslanıdır” demişti.

Zübeyir b. Avvam (ra) Müslüman olduğu zaman 15 yaşındaydı. 17 yaşında eline kılıcı alıp gece sokağa fırlamıştı. Peygamberimiz (asm) ona “Zübeyir benim havarimdir” demişti.

Talha b. Ubeydullah (ra) 15 yaşında Müslüman olmuştu ve Peygamberimiz (asm) ona da “Talha ve Zübeyir cennette benim komşularımdır” buyurmuşlardır.

Ebu Ubeyde b. Cerrah (ra) 17 yaşında Müslüman olmuş ve “Bu ümmetin emini Ebu Ubeyde b. Cerrahtır” iltifatına mazhar olmuştu. Daha sonra Ebu Ubeyde b. Cerrah (ra) Suriye, Irak ve İran fatihi olacaktır.

Sa’d b. Ebi Vakkas (ra) 19 yaşında Müslüman oldu. Tam bir İslâm fedaisi idi. Uhut Savaşında Peygamberimizi (asm) korumuş ve her ok atışında bir müşriği yok etmiş Peygamberimizin (asm) “Anam-babam sana feda olsun at ya Sa’d!” diye iltifatına mazhar olmuştur.

Said b. Zeyd (ra) 19 yaşında Müslüman olmuş ve bütün ömrünü İslâm yolunda feda etmiş hanımı ile ilk hicrete çıkan da o olmuştur. Bunların tamamı da Peygamberimizin (asm) Cennetle müjdelediği “Aşere-i Mübeşere” denilen on kişiden sayılmışlardır.

Erkam b. Ebi’l-Erkam (ra) 17 yaşında Müslüman olmuş ve Mekke kenarındaki avlulu evini Peygamberimize (asm) tahsis etmiş ve ilk “Medrese” şekline getirmiştir. Hz. Ömer (ra) ve daha nice mü’minler bu evde hidayete ermişlerdir. (İbn-i Hişam, Sire, 1:270)

Mus’ab. B. Umeyr (ra) genç yaşında muallim olarak Medine’ye gönderilmiş ve bir senede Müslümanların sayısını 180’e çıkarmış ve Peygamberimizin (asm) Medine’de himaye görmesine sebep olmuştur. Medine ileri gelenlerinden Useyid b. Hudayr ve Sa’d b. Muaz (ra) gibi ileri gelenlerin Müslüman olmasını sağlamıştır. (Buhari, Menâkıbu’l-Ensar, 46)

Cafer b. Ebi Talib (ra) 25 yaşında Habeş Hicret kafilesinin başkanlığını yapmış ve Habeş Necaşisi huzurunda Mekke müşrikleri ile tartışarak Necaşi’nin Müslüman olmasını sağlamıştır.

Enes b. Mâlik (ra) genç yaşında Peygamberimizin (asm) hizmetine girmiş ve on sene Peygamberimize (asm) hizmet etmiştir. Peygamberimiz (asm) ona da “ömrünün uzun mal ve evlâdının çoğalması için duâ etmiştir.” Bu duânın bereketi ile 107 yaşına kadar yaşamış, 100 evlât ve torununu bizzat kendi eliyle cenazesini defnetmiştir. Mal ve servetçe de bulunduğu beldede ondan zengini olmamıştır.

Zeyd b. Sabit (ra) Peygamberimizin (asm) azatlı kölesi idi. Kur’ân’ın hafızı olup daha sonra Kur’ân-ı Kerimin toplanıp kitap haline gelmesinde Heyet Başkanı olarak görev yapmıştır.

Üsame b. Zeyd (ra) Peygamberimiz (asm) onu 19 yaşında orduya komutan tayin etmiş ve Bizans üzerine göndermiş, emrine Hz. Ömer (ra) ve Halid b. Velid (ra) gibi kumandanları vermiştir.

Peygamberimiz (asm) savaşlarda sahabelerine “Yaşlıları öldürün, ama gençlere müsamaha gösterin ve öldürmeyin!” ferman etmiştir. (Müsned-i Ahmed, 5:13) Semüre b. Cündüp (ra) bu hadisin manasını babasından sorar. Babası Cündüp (ra) da “Gençlerin kalpleri İslâm’a daha yakın olup fıtratları hakkı kabul ve teslimde yaşlılardan daha rakiktir” cevabını almıştır. Nitekim Peygamberimiz (asm) “Her çocuk İslâm fıtratı üzere doğar; ancak annesi-babası onu Yahudi ve Hıristiyan ve Putperest yapar” (Tirmizi, Kader, 5) buyurmuşlardır.

Gençken iman ve ilim tohumu atmak gerekir ki yaşlanınca dibinde gölgelenecek bir ağacımız olsun. Genç yaşta Müslüman olup, ilimle kalbini ve amelle bedenini alıştırmayanlar yaşlanınca ibadete ve ahirete daha zor yönlendirilirler. Çok zorlanırlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder