13 Kasım 2022 Pazar

AYRILIK VE KAVUŞMA

  ÜÇÜNCÜ NÜKTE: 

   Şu dünyada zamanın, fena ve zeval-i eşyadaki tesiratı gayet muhteliftir.

Ve mevcudat ise mütedâhil daireler gibi birbiri içinde iken, hükümleri zeval noktasında ayrı ayrı oluyor.

Nasılki saatin sâniyelerini sayan dairesi, dakikayı ve saati ve günleri sayan daireleri zahiren birbirine benzer, fakat sür'atte birbirine muhaliftir.

Öyle de: İnsandaki cisim, nefis, kalb, ruh daireleri öyle mütefavittir.

Meselâ: Cismin bekası, hayatı, vücudu; bulunduğu bir gün, belki bir saat olduğu ve mazi ve müstakbeli madum ve meyyit bulunduğu halde, kalbin hazır günden çok gün evvel, çok gün sonraki zamana kadar daire-i vücudu ve hayatı geniştir.

Ruhun hazır günden seneler evvel ve seneler sonraki bir daire-i azîme, daire-i hayatına ve vücuduna dâhildir.

   İşte bu istidada binaen hayat-ı kalbî ve ruhîye medar olan marifet-i İlahiye ve muhabbet-i Rabbaniye ve ubudiyet-i Sübhaniye ve marziyat-ı Rahmaniye cihetiyle bu dünyadaki fâni ömür, bâki bir ömrü tazammun eder ve ebedî ve bâki bir ömrü intac eder ve bâki ve lâyemut bir ömür hükmüne geçer.

Evet Bâki-i Hakikî'nin muhabbet, marifet, rızası yolunda bir sâniye, bir senedir.

Eğer onun yolunda olmazsa, bir sene bir sâniyedir.

Belki onun yolunda bir sâniye, lâyemuttur, çok senelerdir.

Ve dünya cihetinde ehl-i gafletin yüz senesi, bir sâniye hükmüne geçer.

 Meşhur böyle bir söz var ki:

سِنَةُ الْفِرَاقِ سَنَةٌ وَ سَنَةُ الْوِصَالِ سِنَةٌ

yani: "Firakın bir sâniyesi, bir sene kadar uzundur ve visalin bir senesi, bir sâniye kadar kısadır." Ben bu fıkranın bütün bütün aksine diyorum ki: Visal, yani Bâki-i Zülcelal'in rızası dairesinde livechillah bir sâniye visal, değil yalnız böyle bir sene, belki daimî bir pencere-i visaldir. Gaflet ve dalalet firakı içinde değil bir sene, belki bin sene, bir sâniye hükmündedir.

O sözden daha meşhur şu söz var:

اَرْضُ الْفَلَاتِ مَعَ الْاَعْدَاءِ فِنْجَانٌ سَمُّ الْخِيَاطِ مَعَ الْاَحْبَابِ مَيْدَانٌ

hükmümüzü teyid ediyor.

   Meşhur evvelki sözün sahih bir manası budur ki: Fâni mevcudatın visali madem fânidir, ne kadar uzun da olsa yine kısa hükmündedir.

Senesi, bir sâniye gibi geçer; hasretli bir hayal ve esefli bir rü'ya olur.

Bekayı isteyen kalb-i insanî bir sene visalde, yalnız bir sâniyecikte ancak zerre gibi bir zevkini alabilir.

Firak ise sâniyesi bir sene değil, senelerdir.

Çünki firakın meydanı geniştir.

Bekayı isteyen bir kalbe, firak çendan bir sâniye de olsa, seneler kadar tahribat yapar.

Çünki hadsiz firakları ihtar eder.

Maddî ve süflî muhabbetler için bütün mazi ve müstakbel, firakla doludur.

   Şu mes'ele münasebetiyle deriz: 

Lemalar - 16

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder