İnsanın yaşadığı yerde, yani dünyamızda, elbette ki problemler vardır, olacaktır, olmaya da devam edecektir.
Sütliman bir dünya bekleyenler, hayel kırıklığına uğrar.Çünkü dünya her gün yeni değişikliklerin yaşandığı bir mekandır. Onun için değişmeler gelişmeyi ve yeni problemlerin ortaya çıkmasını kaçınılmaz kılmaktadır.
Nüfusun artması barınma ve beslenme problemini doğurduğu gibi, teknolojinin hayatımıza girmesi, ahlâk ve yaşam biçimimizi etkilemiş, toplumun değer yargıları, gelenek ve görenekleri altüst olmuştur. İnsanlar ferdileşerek, gece gündüz koşturup, dünyanın hızına ayak uydurmaya çalışmaktadırlar.
Çoğalan ve gelişen nüfusla birlikte, araç sayısı artmış, trafik problemi ortaya çıkmıştır.Dolayısıyla güvenlik sorunu ve hırsızlık, gasp, adam öldürme,kadınlara baskı boşanmalar, kavgalar ahlaksızlık toplumu rahatsız eder seviyelere ulaşmıştır.Kanunlar yapılmış çıkarılmış. Bu kanunlar uygulamada görülen aksaklıklar nedeniyle suç ve suçlu sayısını artırmış, güvenlik güçlerinin elini kolunu bağlayarak görev yapamaz duruma sokmuştur.. Emniyet güçleri suçluları yakalayıp teslim ederken,hapse girenler çoğu zaman ceza almadan serbest kalmışlardır.
Bu durum toplumun ve görevlilerin hem morelini bozmuş, hem de etkisini azaltmıştır.Polisi ise sadece yakalayıp teslim eden etkisiz bir duruma sokmuştur. Suçluların serbest kalması,ceza almadıkları için onları tekrar suç işlemeye itmiş,dolayısıyla emniyet güçlerinin işlerinin de zorlaşmasına neden olmuştur.
Eskiden trafik polisleri gezerek yanlış yere park yapanlara ceza yazardı. Bekçiler mahalle ve sokakları dolaşır millete güven telkin ederdi. Şimdi malesef bunlar yok.Kavga oluyor güvenlik güçlerimiz ayırmak için müdahele ediyor.Halbuki suç işleme yollarının önceden alınacak tedbirlerle kapatılması suçun işlenmesini dolayısyla suçluları azaltacaktır.
Ahlak polisi diye görev yapan bir birim olmalı. Bu birimde çalışan güvenlik görevlileri gerekirse sivil olarak halkın arasında dolaşıp olaya anında müdahale imkanı sağlamalıdır. Adam öldürmeye teşebbüs eden silahlı zorbalar önceden alınan tedbirlerle etkisiz hale getirilse toplum rahat emez mi? Ahlaksızlık yapan açık saçık kıyafetlerle dolaşıp milletin ahlâk, edep ve,dugularını hiçe sayan terbiye yoksunlarına anında müdahale yapılarak ahlaksızlık önlenemez mi?
İçki içip, sarhoş halde bağırıp çağırıp insanları rahatsız edenlere, gerkli tedbirler alınarak bu taşkınlıkları önlenemez mi? Asker uğurlaması yada düğünleri bahane derek huzuru bozanlara gerekli tedbirler alınamaz mı?Yerli yersiz silah kullananlara, gerekli ceza verilerek halkın huzuru sağlanamaz mı?
Problem varsa çözümü de olmalıdır.Bunlar aklıma gelen basit tedbirlerdir.
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz; Güçlü devlet halkının huzurunu, baskı ve kuvvet kullanmadan alacağı tedbirlerle sağlayan devlettir.
Rafet Özcan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder