17 Kasım 2021 Çarşamba

İKİYÜZLÜLÜK VE NİFAKTAN SAKUNMALI


BİR ÂYET, BİR YORUM

“İnsanlardan bazıları vardır ki, dünya hayatı hakkında söyledikleri senin hoşuna gider. Hatta böyleleri, söylediklerinin kalpten geldiğine Allah’ı şahit tutar. Halbuki o hasımların en yamanıdır.”

(Bakara: 2/204)

Bu âyet, Ahnes bin Şurayk hakkında nazil olmuştur. Ahnes güzel konuşan, endamı güzel bir insandı ve münafıktı. Resulullahın (asm) yanına gelir, kendisinin Müslüman olduğunu, Hz. Peygamber’i sevdiğini söylerdi. Halbuki içi fenalık doluydu. İşi gücü Müslümanlara zarar vermekti. Bir sonraki âyette “O, dönüp gitti mi insanlar arasında bozgunculuk etmek, ekinleri ve nesilleri bozmak için koşar. Allah bozgunculuğu sevmez” buyruluyor. Bu âyet bu tür insanların sözleri ile fiilleri arasında bir tezat olduğuna dikkat çekiyor.

Bu âyet Müslümanları ikaz ediyor. Bu âyetten anlıyoruz ki, bazı insanlar birkaç maske ile dolaşıyorlar. Kimin yanına giderlerse o maskeyi takıyorlar. Bu tip kimseler, ağızlarından bal damlayan kimselerdir. Ancak kalpleri fesattır ve koyun postu giymiş kurtturlar. Kurtlar, kuzuları yemek için koyun postu giyerler. Yani amaçları kuzulara zarar vermektir. Ama asla gerçek kimlikleriyle gözükmezler.

Mü’min ferasetli olur. Kimin samimî, kimin samimî olmadığını, kimin gerçekten Allah rızası için, kimin nefsinin ve menfaatinin rızası için ne gibi maskeler taktığını bilir. Bu âyet kendisini okuyan herkese, hepimize mesajını veriyor. Ben bu âyeti okuduğum zaman şöyle düşünüyorum: “Benim yüzümde kaç tane maske var? Arkadaşlarıma böyle iki yüzlü davranıyor muyum? Dâvâmda, iman ve İslâm dâvâmda samimî miyim? Yoksa insanlara güzel görünüp de menfaat elde etmek için mi yaşıyorum? Bir taraftan konuşurken ağzımdan bal damlarken, diğer taraftan bozgunculuk yapmak için mi uğraşıyorum? Rahmetin gelmesine engel olacak ısrarlı bir şekilde günahlara dalıyor muyum?”

Bu âyet, insanların kusurlarını araştırmayı değil, çuvaldızı kendimize batırmayı, aynayı kendimize tutmayı tavsiye ediyor. Bizler başkalarının kusurlarını araştırmakla yükümlü değiliz. Kendi kusurlarımızı bilmek ve onları düzeltmekle yükümlüyüz. Allah böyle davranan insanları sevmeyeceğini, “Vallahü lâ yuhibbu’l-fesad” âyetiyle beyan ediyor. Bu arada bizi kandırmak isteyen kimselere karşı da uyanık olmak durumundayız. Bu âyet bizlerin bu tür kişilere karşı da uyanık olmamızı tavsiye ediyor. Bunlar, dini feda edip dünyayı tercih eden, dünyayı satın alan insanlardır. Dünya hayatında ufak tefek menfaatler için bu tür maskeler takan kimselerdir. Cenâb-ı Hak bizleri ikiyüzlü eylemesin, nifaktan muhafaza etsin. Bu tür insanların şerlerinden de uzak kılsın. Âmin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder