“İnsanın sireti suretine yansır mı?”
SİRET NEDİR?
Siret, kişinin içyapısı, ruhî özellikleri, karakteri, huyu, iç âlemi, ahlâkı, iç derinliği, gönül zenginliği, kişinin iç profili gibi manalara gelir. Cenâb-ı Allah sirete nazar eder, surete değil. Bunu şu âyet ilân ediyor: “Onların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşmaz; fakat O’na sadece sizin takvanız ulaşır.”1 Bediüzzaman bu âyeti “batın-ı kalb ayine-i Sameddir”2 sözüyle tefsir ediyor. Yani kalbin içi Allah’ın nazar kıldığı ayna gibidir. Kalbin içi temiz olursa insanın ameli de güzel olur, sureti de hoş olur
Demek, insanın sireti suretine yansıyor. Siret gülerse, suret de gülüyor. İnsanın tebessümü, siretinin şükür, teslimiyet ve rıza halinde olduğunun göstergesidir. İnsan siması günahlarından da, sevaplarından da, saadetinden de, şekâvetinden de haber veriyor. Yani insanın siması ve yüzü, ruhunun aynasıdır.
Kalbin içi insanın siretidir.
KALP NEDİR?
Kalp, insanın göğüs kafesinin altında yer alan ve çam kozalağı gibi olan maddî yapı değildir. Bu maddî kalp, manevî kalbin ruh için önemini kavramamıza yarar. Beden için maddî kalp ne ise, ruh için manevî kalp de odur.
Bediüzzaman Hazretleri bunu şöyle ifade ediyor:
“Kalpten maksat, sanevberi (çam kozalağı) gibi bir et parçası değildir. Ancak, bir lâtife-i Rabbaniyedir ki, mazhar-ı hissiyatı vicdan, makes-i efkârı dimağdır. Binaenaleyh, o lâtife-i Rabbaniyeyi tazammun eden o et parçasına kalp tabirinden şöyle bir letafet çıkıyor ki, o lâtife-i Rabbaniyenin insanın maneviyatına yaptığı hizmet, cism-i sanevberinin cesede yaptığı hizmet gibidir.”3
Peygamber Efendimiz (asm) şu hadisinde maddî kalbi nazara vermişse de, manevî kalbi tarif etmiştir: “Şunu bilin ki, insan vücudunda bir et parçası vardır. O düzgün olursa bütün beden düzelir; o bozuk olursa bütün beden bozulur; azalar ona tabidir. Dikkat edin o et parçası kalptir.”4
Meyvenin içi siret, kabuğu surettir. Meyvenin içi, kabuğundan daha güzeldir.
Okyanusun mavi yüzeyi suret, derinliği sirettir.
Gönül gözü sireti de, sureti de görür; baş gözü ise sadece sureti görür.
Kur’ân siret güzelliğini “kalbin selim” (selim kalp) kelimeleriyle ifade ediyor. Selim kalp, günahlardan tövbe ile arınmış, güzel ahlâka ulaşmış sîret güzelliğidir. “O gün ki ne mal fayda verir ne oğullar! Ancak Allaha selim bir kalb ile varan başka!”5
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder