Anarşi ve terör, inancın ve dinin hükümlerinin insanların akıllarından ve vicdanlarından sökülmesiyle ortaya çıkar ve yayılır. Çünkü inançsızlık insanlardaki merhamet, şefkat, sevgi, güven duygularını yok eder. İnsanların ifrata varan duygularını ve kuvvelerini ancak İslam’ın inanç, ibadet ve ahlak hükümleriyle sınırlamak ve her türlü anarşiyi önlemek mümkündür. Sadece emniyet kuvvetlerinin silahlı mücadelesiyle anarşi ve terörün önlenmesi mümkün değildir. Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinin işlediği bir dönemde, en az bir Almanya kadar dine ve dindarlara daha fazla özgürlük tanınmalı, dindar insanların toplumu huzurlu hale getirmesine fırsat verilmelidir. Said Nursi’nin ifade ettiği gibi, dindarların asayişi bozucu değil, asayişi korumaya yardım edici bir rolü olduğu unutulmamalıdır.
Özet
Anarşi, aile, toplum ve devlet düzeninin yok edilmesini amaçlıyor. Anarşinin sebebi, inanç ve dinden uzaklaşmadır. Sağlam bir Allah inancından ve O’nun göndermiş olduğu İslam dininden uzaklaştırılan bir insanın bir başka dine girmesi mümkün değildir. İslam’ın zincirinden çıkan bir insan, anarşist olur, toplum için öldürücü bir zehir olur. Aile, toplum ve devletin düzenini yıkmak, yok etmek ister. Bu tür insanların kalplerinde, merhamet, hürmet duyguları kalkar. Güvenilir bir insan olmaktan çıkarlar. Helal ve haram tanımazlar. Serkeş ve isyankar olurlar. Said Nursi’ye göre anarşi kanserinin reçetesi sağlam bir iman ve dinin hükümleridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder