Öyle ise;
Vatan ve millet hesabına çalışan, hürriyetçi ve demokrasi taraftarı, maddi ve manevi değerlere önem veren, meclis ve kanun hakimiyetini savunan samimi idarecilere destek verin der.
Yani demokratlara…
Peki bizler ne yaptık?
Ne kadar dinledik Üstadın ikazlarını?
Verme dediklerine mesafeli durduk mu?
Maalesef…
Yeni Asya camiası hariç bir çok grubumuz oradan oraya savruldu.
Çeşitli bahanelerle Üstadın siyasi prensiplerine sırt döndüler.
Bazıları garip tevillere saptılar.
Üstadın vermeyin diye ikaz ettiği her kesime destek verdiler
Gizli veya açıktan.
Ve Demokratların böyle “etkisiz eleman” haline gelmesinin yolunu açtılar.
İşte geldiğimiz durum ortada.
Şayet bu gün ağır bir siyasi, sosyal ve ekonomik kriz var ise…
Toplum günden güne gerilip bir çöküşe doğru yol alıyorsa…
Bunun en önemli sebebi Üstadın siyasi ve içtimai prensiplerine karşı bir tutum alınmasındandır.
Gömlek değiştirmeyi adet edinmişlerin baş tacı edilmesidir.
Umuyoruz ki Üstadın meslek ve meşrebine gönül verenler hatalarını anlarlar…
Yanlıştan dönerler…
Ve Üstadlarının her konuda olduğu gibi, siyasi ve içtimai konudaki prensiplerine de sıkı sıkıya bağlı kalırlar.
İşte o zaman ülke siyaseti için bir çıkış yolu bulunmuş olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder