25 Şubat 2021 Perşembe

GÜZEL GÖRELİM,GÜZEL DÜŞÜNELİM

 Cenab-ı Allah Hazret-i Musa’ya (as) vahyediyor ki: “Falan mahallede bir dostum var, öldü de cenazesini kaldıran olmadı. Git, cenazesini kaldır!” 

Hz. Musa (as) söz konusu mahalleye gidiyor ve “Burada bir Allah dostu ölmüş; haberiniz var mı?” diye soruyor. Hiç kimse tanımıyor. 

Nihayet bir mahalleli, “Dün birisi öldü, cenazesi de, şurada yatıyor! Ama o Allah dostu değil, o günahkârın biridir!” diyor. 

Hz. Musa (as): “İşte ben onu arıyorum. Sizin günahkâr sandığınız adam tövbe etmiştir. Allah da tövbesini kabul etmiştir. Ama siz onu bilmiyorsunuz.” diyor. 

Bizim günahkâr bildiğimiz adam tövbekâr çıkabilir. Onun için biz biz olalım; kimseyi duâmızdan mahrum etmeyelim. Zaten tövbekâr da değilse, günahkârlığı ile teslim-i ruh eylemişse daha fazla duâmıza ve rahmete ihtiyacı var demektir. Hiç olmazsa, “Allah rahmet etsin!” diye rahmet dilemekten içtinap etmeyelim, onu rahmetten mağdur etmeyelim.  

Evet, günahkâr da bilsek Müslüman’a duâ edelim.   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder