İnsan, şu dünyaya bir memur ve misafir olarak gönderilmiş, çok ehemmiyetli istidad ona verilmiş.
Ve o istidadata göre ehemmiyetli vazifeler tevdi edilmiş.
Ve insanı, o gayeye ve o vazifelere çalıştırmak için, şiddetli teşvikler ve dehşetli tehdidler edilmiş.
Başka yerde izah ettiğimiz vazife-i insaniyetin ve ubudiyetin esasatını şurada icmal edeceğiz.
Tâ ki, "ahsen-i takvim" sırrı anlaşılsın.
İşte insan, şu kâinata geldikten sonra "iki cihet ile" ubudiyeti var: Bir ciheti; gaibane bir surette bir ubudiyeti, bir tefekkürü var.
Diğeri; hazırane, muhataba suretinde bir ubudiyeti, bir münacatı vardır.
Sözler - 329
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder