9 Ekim 2023 Pazartesi

MÜ'MİN İNSANIN KIYMETİ

  İ'lem Eyyühel-Aziz!


   İnsan-ı mü'minin kıymeti, ihtiva ettiği san'at-ı âliye ile esma-i hüsnadan in'ikas eden cilvelerin nakışları nisbetindedir.

İnsan-ı kâfirin kıymeti ise, et, kemikten ibaret fâni ve sâkıt maddesinin kıymetiyle ölçülür.

Kezalik bu âlem de, eğer Kur'anın tarif ettiği gibi mana-yı harfiyle, yani Cenab-ı Hakk'ın azametine bir âlet nazarıyla bakılırsa, o nisbette kıymetdar olur.

Eğer felsefenin dediği gibi, mana-yı ismiyle yani hiçbir fâil, Hâlık ile bağlı olmayıp müstakill-i bizzât nazarıyla bakılırsa, kıymeti camid, mütegayyir maddesinde münhasır kalır.

Kur'andan istifade edilen ilmin felsefe ilminden ne derece yüksek olduğu, şu misal ile tebarüz eder:

وَجَعَلَ الشَّمْسَ سِرَاجًا

Bu hükm-ü Kur'anî esma-i hüsnanın cilvelerine bakmak için bir pencere açıyor.

Şöyle ki:

   Ey insan!

Bu şems, azametiyle beraber size müsahhardır.

Meskenlerinize nur veriyor.

Yemeklerinizi hararetiyle pişirtiyor.

Sizin öyle Azîm, Rahîm bir Mâlikiniz var ki, bu şems onun bir lâmbası olup misafirhanesinde sâkin misafirlerini ziyalandırıyor.

   Felsefenin hikmetince, şems büyük bir ateştir, yerinde dönüyor.

arz ile seyyarat, ondan uçan parçalardır.

Cazibe ile şemse merbut kalarak medarlarında hareket ediyorlar.

Mesnevi-i Nuriye - 228

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder