بِاسْمِهِ وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِه۪
الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
isimleri
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
e girdiklerinin ve her mübarek şey'in başında zikredilmelerinin çok hikmetleri var.
Onların beyanını başka vakte talikan, şimdilik kendime ait bir hissimi söyleyeceğim:
Kardeşim ben الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ isimlerini öyle bir nur-u a'zam görüyorum ki, bütün kâinatı ihata eder ve her ruhun bütün hâcat-ı ebediyesini tatmin edecek ve hadsiz düşmanlarından emin edecek, nurlu ve kuvvetli görünüyorlar.
Bu iki nur-u a'zam olan isimlere yetişmek için en mühim bulduğum vesile; fakr ile şükr, acz ile şefkattir.
Yani: Ubudiyet ve iftikardır.
Şu mes'ele münasebetiyle hatıra gelen ve muhakkikîne, hattâ bir üstadım olan İmam-ı Rabbanî'ye muhalif olarak diyorum ki: Hazret-i Yakub Aleyhisselâm'ın Yusuf Aleyhisselâm'a karşı şedid ve parlak hissiyatı, muhabbet ve aşk değildir; belki şefkattir.
Mektubat - 30
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder