17 Mayıs 2021 Pazartesi

MADDETEN TERAKKİ

 Şimdi maksadımız, o silsile-i nuraniyeyi ihtizaza getirmekle, herkesi bir şevk-i hâhiş-i vicdaniye ile tarîk-i terakkide kâbe-i kemalâta sevk etmektir.

Zira i'lâ-i kelimetullahın bu zamanda bir büyük sebebi, maddeten terakki etmektir.    İşte ben bu ittihadın efradındanım.

Ve bu ittihadın tezahürüne teşebbüs edenlerdenim.

Yoksa sebeb-i iftirak olan fırkalardan, partilerden değilim.

   Elhasıl: Sultan Selim'e biat etmişim.

Onun ittihad-ı İslâm'daki fikrini kabul ettim.

Zira o Vilayat-ı Şarkiye'yi ikaz etti.

Onlar da ona biat ettiler.

Şimdiki Şarklılar, o zamandaki Şarklılardır.

Bu meselede seleflerim, Şeyh Cemaleddin-i Efganî, allâmelerden Mısır Müftüsü merhum Muhammed Abdüh, müfrit âlimlerden Ali Suavi, Hoca Tahsin ve ittihad-ı İslâm'ı hedef tutan Namık Kemal ve Sultan Selim'dir ki demiş:

   İhtilaf u tefrika endişesi 

   Kûşe-i kabrimde hattâ bîkarar eyler beni 

   İttihatken savlet-i a'dayı def'e çaremiz 

   İttihat etmezse millet, dağdar eyler beni...


  Yavuz Sultan Selim 

   Ben zahiren buna teşebbüs ettim, iki maksad-ı azîm için:

   Birincisi: O ismi tahdid ve tahsisten halâs etmek ve umum mü'minlere şümulünü ilan etmek.

Tâ ki tefrika düşmesin ve evham çıkmasın.

   İkincisi: Bu geçen musibet-i azîmeye sebebiyet veren fırkaların iftirakının, tevhid ile önüne set olmaktı.

Vâ esefâ ki zaman fırsat vermedi.

Sel geldi, beni de yıktı.

Hem derdim: Bir yangın olsa bir parçasını söndüreceğim.

Fakat hocalık elbisem de yandı.

Ve uhdesinden gelemediğim bir yalancı şöhret de maalmemnuniye ref' oldu.

   Ben ki âdi bir adamım.

Böyle meclis-i mebusan ve a'yan ve vükelanın en mühim vazifelerini düşündürecek bir emri, uhdeme aldım.

Demek cinayet ettim...

Tarihçe[Y] - 64

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder