15 Aralık 2021 Çarşamba

AZGINLIĞIMIZIN CEZASI:

 KORONA,KURAKLIK,YANGIN,SEL VE DEPREM OLMASIN !

Özellikle yöneticiler ve iktidara yakın olanlar azgınlaşır, zulmeder. Bazı safdiller ise zulmedenleri alkışlıyor, destek veriyor. Bir kısım sessiz kalır, zulmün şiddetlenmesi ve devamına sebebiyet veriyor; zalimin zulmüne şerik oluyor.

O zaman da kader, unsurlar eliyle herkesi cezalandırıyor! Evet, “Kadîr-i Zülcelâl, herbir unsura çok vazifeler vermiş ve herbir vazifede çok neticeler verdiriyor.” (Bediüzzaman, Sözler, Enstitü/internet, s. 159) 

Bu husus Kur’ân’da şöyle beyan edilir: “Vemâ esâbekum min musîbetin febimâ kesebet eydîkum ve ya’fû ‘an kesîr(in)/Başınıza gelen her musîbet, kendi ellerinizin kazandığı günahlar, ihmal ve kusurlar yüzündendir. Bununla beraber Allah, o günah ve kusurların pek çoğunu da affediyor.” (Şûrâ Sûresi, 30) 

Yani, Afüv olan Allah günahlarımızı affetmeseydi, belâlar yağmur gibi üzerimize yağacaktı! 

Ayrıca korku, açlık, hastalık, mal ve can kaybı gibi insan hayatını olumsuz etkileyen bu belâ ve musîbetleri nazara verir. Ülkemizde 38’i aşkın sel, deprem, yangın, kıtlık, korona, kuraklık!.. Ve Allah u â’lem, masum ve mazlumlara yapılan zulüm devam ederse, sırada küresel ısınmanın getireceği koronadan beter bir kuraklık var! 

Evet, masumları hapsettik, Allah bizi bayram dahil evlerimize hapsetti. Kürsü ve hutbelerden bazılarına hakaret ettik, camiden kovduk, Allah da bizi kovdu!  

Bu hakikatlere dayanarak daha önce bu köşede şöyle de yazmıştık: “Eğer koronavirüs ile verilen bu mesajları alır, tevbe ile nedamet edip ve ihkak-ı hak eder, fiilen, maddeten helâllik dilersek mesajı almış oluruz ve koronavirus kâbusu biter. Yok mesajı alamazsak, daha başka bir unsur eliyle belâ ve musîbetler gelecek, yani mesaj gönderilecektir!” 

Evet, bir koronavirüsün bütün insanlığı perişan etmesinden ders alıp masumlara zulmetmekten vazgeçmeliyiz artık! Yoksa Allah muhafaza, ya 5., 6 dalgalar veya kuraklık gelecektir!  

Belâ ve musîbetlerin gelmesinin bir sebebi de şu: “Maalesef câmilere bid’alar girdiğinden, duâların kabulüne set çekip ferec gelmedi.” (Bediüzzaman, Lem’alar, s. 107) 

Kurtuluşun formüllerinden birisi de bu tesbitlerin devamında: “Nasıl ki hadîsin sırrıyla sadâka belâyı ref’ eder. Ekseriyetin hâlis duâsı dahi, ferec-i umumîyi cezb eder. Kuvve-i cazibe vücuda gelmediğinden, fütuhat da verilmedi.”  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder